Şu sıralar TikTok’ta sıkça sahneleri dönen ve en büyük özelliği Japonya’da yasaklanmış olan anime, Midori (1992)'yi izledim (malum ortamlarda Chika Gentou Gekiga: Shoujo Tsubaki adıyla bulabilirsiniz.)
Görüşlerini özet geç, gidip izleyeyim mi diyenler için: Genel olarak beğendim. Animelere farklı bir bakış açısı yakalamanız için izlemenizi öneririm.

İlk önce Sırp Filmi gibi bir rahatsızlık edici seviyesi beklemeyin. Evet, bazı rahatsız edici sahneler var ama sırf bu yüzden izlerseniz hayal kırıklığına uğrarsınız. Genel olarak eski yapımlardaki insanların gözünden bakarsanız dönemine göre evet, oldukça rahatsız edici. Fakat günümüzde bundan daha berbat binlerce şey var. Hepimiz de o tür şeylere çokça maruz kaldığımız için günümüzde bu sahneler fazla “graphic” gelmeyebilir (aynı günümüz korku edebiyatı ile kıyaslayıp H.P. Lovecraft’a hantal ve akıcı değil diyenler gibi)
Konusu: Annesi hastalanan bir kızın sokaklarda çiçek satması ile başlıyor. Midori adındaki karakterimiz annesi öldükten sonra bir yabancıyla tanışıyor ve rezil bir “Ucubeler Sirki” ne katılmak zorunda kalıyor. Hikayenin geri kalanı Midori’nin bu sirkte başına gelenleri anlatıyor.
Olumsuz yönleri: Animedeki kötü karakterlerin altı boş. Yaptıkları kötülükler havada kalıyor ve sadece olay olsun diye yapıyorlar. Onlara biraz daha dakika ayırıp öykülerini görseydik daha etkileyici sahneler ortaya çıkabilirmiş. Bazı sahneler sadece şok edici olsun diye konulmuş. Diğer gore animelerle kıyaslarsak da çok akıcı olduğu söylenemez.
Olumlu (sevdiğim) yönleri: Farklı bir anime. Bu bile başlı başına izlenmesi için bir sebep. Bazı yerlerde temposu düşse de kendini izlettirmeyi başarıyor. Gündelik hayatta olabilecek skandalları ve rezillikleri olduğu gibi gözünüze çarpıyor.
Sonuç: Miyazaki izlerken hissettiğiniz şeylerin tam tersini hissetmek istiyorsanız izleyin ama sıkılmaya ve rahatsız olmaya hazır olun.